
Ölümlü trafik kazası tazminat davası zaman aşımı süresine dikkat edilerek tazminat davası açılabilmektedir. Kişilerin trafik kazasında vefat etmeleri halinde yakınları ve bakımını üstlendiği kişiler tarafından tazminat davaları açılmaktadır. Bu davalarda belgelerin tam olmasının ve kusur oranının yeterli düşüklükte olmasının yanı sıra zamanında başvuru yapılmış olması da önem taşımaktadır. Bir ceza davası ile beraber yürütülmek zorunda kalınılmaması halinde zamanaşımı süresi uzatılmamaktadır. Genel süre 15 yıl olarak bilinmektedir. Ancak ceza davası da işin içine girerse süre uzayabilmektedir.
Tazminat davası açılmasında sürenin göz önünde bulundurulması önem taşıyan bir konudur. Trafik kazasında vefat eden kişinin ailesine, yakınlarına ve bakmakla yükümlü olduğu kişilere karşı sorumluluğu olabilmektedir. Vefat sonrasında bu kişiler maddi ve manevi olarak zarara uğramaktadırlar. Zararın giderilmesi için ölümlü trafik kazası tazminat davası açılmaktadır. Dava zarara sebep olan sürücüye, araç sahibine, sigorta şirketine vb. Kişi ya da kurumlardan tanzim edilecek olan tazminat tutarı ile ilgilidir.
Zamanaşımının Önemi
Ölümlü trafik kazası tazminat davası zaman aşımı konusunda kanunlarda belirtilen net süreler vardır. Vefat eden kişinin yokluğu nedeniyle ortaya çıkan maddi ve manevi zararların yanı sıra ölünün cenaze işlemleri için harcanan para nedeni ile de tazminat davaları açılabilmektedir. Ölen tarafın kusur oranı bu noktada önemli bir ayrıntı olmaktadır. Tamamen kusurlu olan tarafın vefatı durumunda tazminat davası karşı taraf tarafından vefat eden kişinin varislerine aktarılmaktadır.
Bir trafik kazasında meydana gelen zararların karşılanması için tazminat davasının yürütülmesi gereklidir. Tazminat davalarının konusu araç hasarı, kişi yaralanması, bedensel bütünlüğe zarar gelmesi, kişi ölümü gibi nedenlerden kaynaklanabilmektedir. Maddi ve manevi zararların karşılanması için tazminat davasının açılma gerekliliklerine uyulması gerekmektedir. Kişilerin maddi gelirleri, yaş ve meslek bilgileri, kaza tutanağı, maluliyet varsa rapor eşliğinde bunun ispatı, vefat durumunda veraset ilamı gibi belgelere ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak belirtilen süre içerisinde davanın açılmaması halinde zamanaşımı dolayısıyla sonrasında bir davanın açılması mümkün olmamaktadır. Belgelerin tamamlanması kadar zaman aşımı süresine uyulması da şarttır.