Yaralanmalı trafik kazasında tazminat olmamak durumu maalesef zamanaşımı süresinin geçmesi ya da kusur oranı nedeniyle tazminat alamamak nedeniyle ortaya çıkabilmektedir. Trafik kazası sonrasında yaralanma olması halinde olayı gerçekleştiği yere polis veya jandarma gelmelidir. Kaza tespit tutanağının düzenlenmesi gerekmektedir. Tutanağın düzenlenmesi yasal hak talebi için işleri kolaylaştıran bir etken olmaktadır. Hak talep edilmesi durumunda ilk olarak kaza tespit tutanağı istenmektedir. Ancak olay yeri kolluk kuvvetlerine uzaksa ve ambulans sonrasında kolluk kuvvetleri olay yerine geldiyse yeterli bilgi olmadığı için tutanak düzenlenememektedir. Olay mahkemeye intikal ederse bilirkişi raporuna ihtiyaç duyulmaktadır. İfadeler, fotoğraflar, kamera kayıtları ve şahitler delil olarak ayrıntılandırılmaktadır.
Yaralı kişilerin ailesi manevi tazminata hak kazanabilmektedir. Ancak bunun için bazı şartlar mevcuttur. Beden bütünlüğü bozulmasına neden olan kazanın kanunda suçun temelini oluşturması halinde zarar gören kişinin manevi tazminat talebinde bulunması olağandır. Bu durumda yaralanan kişinin yakınlarının da manevi tazminat davası açabilmesi için kanun düzenleme konusu açmamıştır.
Yaralanmalı Trafik Kazası Tazminat Alma Kriterleri
Yaralanmalı trafik kazasında tazminat olmamak durumu için bazı kriterlere dikkat etmek gereklidir. Türk borçlar hukuku 56. Madde 2. fıkrasında şu ifade yer almaktadır: ağır bedensel zarar ya da ölüm durumunda zarar görenin ya da ölen kişinin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.
Yaralanmalı tazminat davalarında duygu zararları ve şok zararları olarak 2 kategoride manevi tazminat hakkı oluşturan başlık mevcuttur. Duygu zararları genel olarak yakının vefatı ya da ağır yaralanması durumunda kişilerin hissettiği üzüntü halidir. Acı, şaşkınlık, üzüntü dahildir. Manevi zarar olarak sayılan bu durumlar için derin iç dünya sarsıntısı terimi de tercih edilebilmektedir.
Şok zararları adı altında ise kazaya şahit olunması ve haber alınması halinde 3. şahısların psikolojik yıkımları dikkate alınmaktadır. Şok zararları söz konusu olduğunda duygu zararları ve psikolojik hastalıkların söz konusu olduğu görülmektedir. Şok zararlarında manevi tazminat ile tazmin talebi doğru olmaktadır. Yaralanmalı trafik kazaları sonrasında gerekli prosedürler yerine getirilerek maddi ve manevi tazminat alınması mümkündür.
