
Trafik kazaları yaralanma veya ölüm ile sonuçlanabilir. Bunların her biri birtakım cezalara ve beraberinde tazminatlara sahip olmaktadır. Ceza kim suçlu ise onun alacağı bir ceza iken tazminat sürecinde de kişinin ne kadar kusurlu olduğuna dikkat edilmektedir. Trafik kazaları bazen de sadece araçların hasarı ile sonuçlanmaktadır. Bu nedenle aslında kazanın sonucuna bağlı olarak davanın süreci başlamaktadır. Yaralanmalı trafik kazası tazminat ceza davası ile sonuçlandığında, kişinin yara durumu ve bundan sonra hayatına nasıl devam edeceği dava seyri açısından oldukça önemlidir. Çünkü tazminat ücretini de bir aşamada belirlemektedir.
Trafik kazalarında dava edecek kişi yaralanan kişi olacaktır. Bu durumda davacı olunacak kişi aslında tazminat ceza davasında tazminat ödeyecek kişi olabilir. Ancak bu davacı kişinin beyanıdır ve son kararı hakim verecektir. Avukatlar bu süreci doğru bir şekilde yürütmelidir. Trafik kazaları sonucunda kişinin hasar alması nedeni ile bir tazminat davası açılmaktadır. Bu maddi bir tazminat davası olup manevi tazminat davaları açanlar da olacaktır. Bu nedenle aslında davalarda bir limit vardır ve bu en kötü durum için üst limit olarak belirlenmektedir. Kaza sonrasında eğer dava edilen kişi suçlu ise ve davacı artık hareket edemeyecek ve çalışamayacak bir koşuldaysa, onun kazancı ile geçinen bir aile var ise bu durumda trafik kazası için yüksek bir tazminat cezasından söz edebilmek mümkün olacaktır.
Yaralanmalı Trafik Kazalarında Kimler Dava Açabilir?
Yaralanmalı trafik kazalarında dava açacak kişi aslında yaralanan kişinin bizzat kendisi olmalıdır. Bu sayede dava çok daha etkili ve ilk ağızdan olacaktır. Ancak istisna durumlardan da söz edilebilmektedir çünkü bazen kişi dava açamayacak durumda olabilir. Bu kişinin akli dengesi ya da fiziksel sorunları ile ilişkili olabilmektedir. Bu durumda da kişinin yakını olduğu bilinen ve kanıtlanan bir kişinin davayı açması gerekmektedir. Ancak yaralanmalı trafik kazası tazminat ceza davası olacak ise bunun kapsamı dikkate alınmalıdır. Tedavi giderleri bunlardan birincil olandır. Aynı zamanda kişinin bu süreçte yaşadığı kazanç kaybı da dikkate alınmaktadır. Eğer kişinin çalışma gücü uzun süre boyunca azalacak ise bunların karşılanması gerekmektedir. Kişinin ekonomik planlarının sarsılması da bir örnektir.